''Çocuklarımızı Övmek Yerine Ne Diyebiliriz?''

Çocuklarınıza övünme olmadan nasıl olumlu geri bildirim verebilirsiniz?

 

 

İyi bir ilişkiyi sürdürmek için her olumsuz etkileşim için en az 7 olumlu etkileşim gerektiğini duymuş olabilirsiniz. Uzun bir yoldan geçerken sarılmalar ve gülümsemeler, çocuğunuzla sürekli olarak sözlü iletişim halinde olmak ve en yaygın ifade olan ''Aferin, iyi iş çıkardın!''... Ayrıca, dünyada nasıl bulunacağını öğrenmesini istediğin şeyler var. Onu başka nasıl yönlendirirsiniz?

  Kısa cevap, çocuklarımızın, ne olursa olsun, kendini hissettirip kabul ve teşvik edilmesi gerektiğidir. Kimse sürekli olarak yargılanmayı sevmez. Bunun, güven, insiyatif ve kişinin başarısında gurur duyması üzerinde körelme etkisi vardır. Fakat bu, çocuğunuzla gün boyu iletişim kurmanın olumlu yollarını bulamayacağınız anlamına gelmez. Aslında, olumlu cesaretiniz çocuğunuz için süper bir güç olabilir. Kendinizi yeniden eğitmek için, kullanmaya başlamak istediğiniz birkaç ifadeyi not edin ve deneyin. Çocuğunuzun daha düşünceli, daha öz motivasyonlu ve daha mutlu olduğunu görürseniz şaşırmayın. Övgü yerine söyleyebileceklerinize birkaç örnek; "İyi paylaşım!" yerine ''Güzel, oyuncağını kardeşinle paylaşman onu ne kadar mutlu etti'' diyebilirsiniz. Hepimiz çocuklarımıza rehberlik etmek isteriz. Bu durum bizim değer yargılarımızı içerir. Ancak, sadece iyi ve kötü olan şeyleri açıklamak yerine, çocuğunuzun dünyadaki gücünü görmesine yardımcı olmak için zaman ayırın. Sizin için önemli bir değere göre hareket ettiğinde iyi olduğunu söylemekten ziyade, sonuca dikkat edin. Bu şekilde, dışardan övgü almaktan çok bu iyi duyguyu almak için davranışı tekrarlayıp tekrarlamayacağına karar verebilir. "Ne inanılmaz bir resim!" yerine "Sen o resim için çok çalışıyordum. Bana anlatır mısın?" diyebilirsiniz. Ondan dört yaşında Van Gogh olmasını beklemiyorsunuz. İstediğiniz şey onun süreci keşfetmesi, işten zevk alması ve daha fazla resim yapmaya devam etmesidir. Araştırmalar, değerlendirdiğimizde çocukların bir sonraki resminin iyi olmayacağından endişe ettiklerini, yani denemeyi bıraktıklarını gösteriyor. Çocuklara verdiğiniz geri bildirimlerde değer yargılar var mıdır? Önemli olan, geri bildiriminizle hangi değerleri gerçekten yükselttiğinizi fark etmektir. "Bugün daha iyi oynadın, neredeyse bir gol atıyordun'' yerine "Senin oyununu izlemeye bayılıyorum!" diyebilirsiniz. İlk cümlede oyun oynarken gol atmadığı sürece yaptıklarının hiçbir şeye değmeyeceği izlenimi verirken ikinci cümlede çabasını söylemektesiniz. Bırakın spor hocaları onların oyunlarını nasıl geliştirebilecekleri üzerine yorum yapsınlar. Ebeveyn olarak rolünüz, çocuğunuzun oyun oynamasını ve zevk almasını sağlamaktır.

Kaynak: Hürriyet